BARİATRİK CERRAHİ VE PSİKOLOJİ İLİŞKİSİ
Obez hastaların cerrahi müdahale öncesi ve sonrası psikolojilerini ele alan neredeyse yok denecek kadar az çalışma bulunmaktadır. Neredeyse tüm doktorlar hastanın gutuna yoğunlaşırken beynine bakan çok azdır.
Obez hastaların, aşırı kiloları dışında eşlik eden birçok hastalıkla mücadele etmesi başlı başına bir sorun iken, en sıradan gibi görünen fiziksel aktiviteler de eziyet olabilmektedir. Eşlik eden hastalıklardanbazıları şöyledir:Artmış kardiyovasküler risk, nefes darlığı, uyku apnesi, insülin direnci, tip 2 diyabet, hipertansiyon, inme, safra kesesi rahatsızlıkları, erkekler için artmış kolorektal ve prostat kanser riski, kadınlar için artmış meme ve safra kesesi kanser riski. Fiziksel ve çevresel zorlayıcı etkenlere örnek ise daha yıpratıcı ve kısa vadede karşılaşılan sorunlar olabilmektedir. Bunlar aşırı kiloya bağlı terleme, kötü koku, nefes darlığı, özgüven eksilmesi, dışlanma, dalga geçilmek gibi sosyal kabulu güçleştiren birçok unsur olabilirken,bunların yanında en basit aktivitelerden ayakkabı bağlamak, merdiven çıkmak, yokuş tırmanmak, tempolu yürümek gibi aktiviteler de yaşam kalitesini ortadan kaldırabilmektedir. Tüm bu zorluklarla tek tek kendi içinde mücadele etmek kilosu olmayan insanlara göre enerjinizin büyük bir bölümünü farkında olmadan yitirmek anlamı taşır. Diziniz ve sırtınızda duyduğunuz ağrılar ve yine bu bölgelerde yaşadığınız uzun vadeli sıkıntılar da cabası.

Bariatrik cerrahi çok popülerdir çünkü en etkili kilo verme yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sayede eşlik eden onlarca rahatsızlıktan kurtulurken, arzu edilen kilolara da ulaşılmasına bir kapı açılmış olur. Tabi ki kendi içinde obezite cerrahi müdehaleler ileri düzey olarak kabul edilir ve belli riskleri de beraberinde barındırır. Ancak bu riskler günden güne iyi bir ekip, deneyimli bir cerrah, kaliteli malzemeler ve donanımlı bir hastane ile oldukça düşürülebilir.
Bunlar kadar önemli olan ve genelde ihmal edilen ise, bir hastanın kendisini operasyon öncesine, operasyon sırasınave sonrasına mental olarak hazırlamasıdır. Bir hastanın kendisini nasıl bir yolculuk beklediğini bilmesi ve bunu gözünde canlandırması, sindirmesi çok önemlidir. Bir hastalığın yolculuğu şöyledir. Kendi durumunu BMI(Body Mass Index) ya da VKİ(Vücut Kitle İndeksi)’ne bakarak durumun cerrahiye uygun sınırlar içinde olduğunu farketmesi ile başlar. Sonra Obezite Merkezleri’nden konu ile ilgili randevu alarak cerrahları ile tanışmaları, süreç hakkında bilgi almaları, gerekli testleri yaptırmaları gerekir. Çıkan test sonuçlarına ve cerrahlarının yorumlarına bağlı ameliyat edileceği tarih belirlenir. Burada atlanan en önemli konulardan birisi cerrahi müdahale öncesi hastadan kilosuna ve sağlık öyküsüne bağlı olarak belirli oranda kilo vermesinin zorunlu tutulmasıdır. Bu zorunluluk hem hastanın operasyon sonrası diyet zorunluluğunu hatırlatılması hem de ameliyat sırasında yağ dokunun azalmış olmasına bağlı süreci kolaylaştırması ve ameliyat başarısını doğrudan etkilemesi ile çok önemli bir yer tutar.
Bunun yanında eklememiz gereken en önemli şey bedavanın kıymetinin daha az olması olarak psikolojide ele alınabilir. Karşılığında fedakarlık gösterilen ve bunun sonunda başarılan şeyler hem daha kalıcı olurken hem de kıymetinin anlaşılmasına katkı sağlar. Tüm bu süreçleri düşünmek, hayal etmek ve karşılaşılabilecek sorunları bile ele almak sürecin başarısını arttırmada yardımcı olacaktır. Hastaneye ait kıyafeti giydirdiklerini, sizi ameliyathaneye sedye üzerinde indirdiklerini, biraz üşüdüğünüzü, ameliyathanenin ilaçlı ve dezenfekte edilmiş kokusunu, kapıda biraz bekletildiğinizi ve zamanı gelince ameliyathane alındığınızı, tepenizde duran hastane ışıklarını, arabanızı iten ameliyathane görevlisini bile düşünebilirsiniz.
Bu düşünceler gerçeğe ne kadar yakın ve beş duyu hissinizi de devreye sokacak kadar güçlü olursa sizi tedirgin edebilecek ve strese sokabilecek unsurların önüne geçmiş olacaksınız ve bir nevi kendinizi her durum için güçlü bir hale getirmiş olacaksınız. Bu ameliyat öncesinde ve ameliyat sırasında ki başarıyı pozitif bir şekilde etkileyecektir. Post-op yani ameliyat sonrası süreç için ise şunu unutmamanız yaşanabilecek hayalkırıklıklarını en aza indirgemede ve ameliyat sonrası kilo verme başarısını yüzde yüz arttırmada size katkı sağlayacaktır.
“Ameliyat sadece bir başlangıçtır. Hayatınızın geriye kalan kısmının en önemli ve geriye dönüp iyi anılarla hatırlamak isteyeceğiniz bir başlangıcı.” Bu ne demektir? Bu şu anlama gelir; ameliyat size ideal kilonuza ulaşmanız için çok güçlü bir kapı aralar, ama bunu devam ettirmek ve kalıcı kılmak sizin elinizdedir. Kötü alışkanlıklarınızı değiştirmeniz ve daha fazla hareket etmeniz kilo kaybını kalıcı kılmanız açısından önemlidir. Mide hacminizi küçük tutmanız da dirayetinizin ve azminizin bir göstergesi ve zayıf kalmak için bir ödülünüz olacaktır.